Dil ve konuşma gelişiminin çok hızlı olduğu 2-5 yaş arasındaki çocukların %4'ü "Erken Kekemelik Dönemi" olarak adlandırılan bir dönemden geçer. Bu çocukların %75'i yani 4 çocuktan 3 tanesi sosyal destek sağlandığı ve doğru yaklaşım sergilendiği takdirde bu problemden kendiliğinden kurtulabilirler.
Peki bu sosyal destek ve ailenin doğru yaklaşımı nasıl olmalıdır?
Aileler genellikle çocukları kekelemeye başladığında paniğe kapılırlar ve bu panikle yanlış davranışlar sergilemektedirler. Kekemelik sorunu yaşayan çocuklarla etkileşimde aşağıdaki noktalara dikkat etmek gerekmektedir.
Müdahale Etmemek: Çocuklarınız konuşurken kekelediği sırada onu sanki normal konuşuyormuş gibi sonuna kadar dinleyin. Konuşmasını bölmeyin ve cümlesini onun yerine tamamlamayın. Herhangi bir uyarıda bulunmayın ve dışarıdan da uyarı yapılmasına izin vermeyin. Küçük yaş grubunda olan çocukların konuşma problemlerini fark etmemeleri sağlanmalıdır. Böylece konuşamıyorum kaygısının oluşması önlenecektir. Konuşamıyorum kaygısı kekemeliği kalıcı hale getiren en önemli etkendir.
Üzüntü, Eleştiri, Alay ve Ceza: Çocuğunuzun konuşma problemine onun fark edeceği bir şekilde üzülmek ‘’yine konuşamadım ve anne babamı üzdüm’’ şeklinde algılanacak ve çocuğunuzun konuşamama kaygısını arttıracaktır. Ayrıca çocuğunuzun konuşmasını eleştirmeniz, alay etmeniz ve cezalar vermeniz çocuğunuzun kaygısını arttıracak ve her konuşma başlangıcında ‘’acaba kekeleyecek miyim’’ sorusunu aklına getirecektir.
Yaşıtlarıyla Bir Arada Bulunmasını Sağlama: Eğer imkanınız varsa çocuğunuzu mutlaka bir kreşe ya da anaokuluna göndermenizde fayda vardır. Eğer bu mümkün değilse oyun alanlarında yaş gruplarıyla birlikte olmasını, oyunlar oynamasını sağlayın. Yaşıtlarıyla iletişim kurması konuşma probleminin azalmasına katkı sağlayacaktır.
Hikaye veya Masal Okuma: Çocuğunuza her gün en az 20 dakika hikaye veya masal okuyun. Bu okumalar sırasında dikkat edilmesi gereken husus hikayenin yada masalın yavaş bir konuşma ritmiyle okunmasıdır. Amaç çocuğun anne ve babasını örnek alarak zamanla yavaş konuşmaya başlaması ve böylece konuşmalardaki takılmaların azalmasıdır. Eğer anne babanın konuşma hızları normal konuşma hızının çok üstündeyse çocuğun bulunduğu anlarda, ev içi konuşmalarda bu hıza dikkat edilmeli, yavaş bir konuşma ritmine geçilmelidir.
Oyun Oynama: Her gün en az 1 saat ( anne ile 30 dakika baba ile 30 dakika) çocuğunuzla onun istediği oyuncaklarla ve istediği şekilde oyunlar oynayın. Yine burada yukarıda belirtildiği gibi konuşma hızımızı düşürmemiz gerekmektedir. Burada oyunun eğitim oyuncaklarıyla değil de basit kurguları olan oyuncaklarla olması ( evcilik, tamircilik gibi) önemlidir.
Televizyon ve Bilgisayar: Çocuğunuz eğer çok fazla televizyon ve bilgisayar karşısında zaman geçiriyorsa bu konuşmasının gelişimini olumsuz yönde etkiler ve kekemelik problemini yenmesine engel olur. Ebeveynlerin televizyon izleme ve bilgisayar oynama saatlerine sınır koyması gerekmektedir.
Nefes Egzersizleri: Her gün aşağıda verilen nefes egzersizlerinden bir tanesini seçerek uygulayın. Bu egzersizleri uzun süre uygulayabilmek için oyun haline dönüştürülmesi önemlidir.
• Balon şişirme
• Mum üfleme ( her seferinde mum sayısı ve mesafe arttırılır)
• Pipet pamuk oyunu ( 2 pipet 1 parça pamuk)
Dil Egzersizleri: Her gün aşağıda verilen dil egzersizlerinden birini seçerek uygulayın. Uzun süreli bu egzersizleri uygulayabilmek için oyun haline dönüştürülmesi gereklidir. Amaç dilin dışarıda hareket etmesi ve dil kaslarının güçlenmesidir.
• Lolipop yeme, sakız çiğneme
•Dudak çevresine sürülen çikolatayı ayna karşısında yalama
•Dili hareket ettirecek diğer egzersizler